Marmolada_Banner.jpg

Editörün Notu: Yazıda kullanılan tüm fotoğraflar Alper Günay arşivine aittir.

6 Mayıs Cuma akşamı, Kemal Dumanlar’la birlikte Eğirdir’de Şaban Yıldız ile buluşmuş ve Dedegöl’ün kuzey yüzünde gecelemiştik. Ertesi sabah ana zirvenin arkasına geçip, burada tırmanılmamış kulvar veya zirvelerden bazılarına tırmanmayı hedeflemiştik.

Cumartesi akşamüstü, iki gece geçireceğimiz Karagöl’ün yanına kamp kurduk. Kampımızın yüksekliği 2.355 metreydi. Karagöl, Dedegöl Dağları’nda bulunan iki buzul gölünden büyükçe olanı. Göl tamamen buzla kaplı olsa da, sağda kalan bir derenin üzeri açıktı ve kamp yaptığımız süre boyunca su ihtiyacımızı buradan giderecektik. Kamp yerine ulaştığımızda hemen çadırları kurup içeri kaçtık. Rüzgâr gün boyu peşimizi bırakmamış, yol boyunca doluya ve yağmura tutulmuştuk. Gece rüzgâr kesilmedi, aralıksız yağmur yağdı ve şimşekler çaktı.

Ertesi sabah tırmanmak istediğimiz kulvarın altına yürüdük. Kulvar geniş bir sırta ulaşıyor ve buradan son zirveye kadar toplam üç saatlik bir tırmanış gerektiriyordu. 45 dereceyle başlayan kulvarın eğimi 55 dereceye kadar çıkıyordu. Ayağımızda kramponlar olsa da, kar genel olarak yumuşaktı ve yalnızca birkaç yerde sertleşiyordu. Kış ve baharın erken aylarında çığa açık olabilecek bir rotaydı burası. Belki yağışsız geçen bir kış döneminde buza da rastlanabilirdi. Kulvarın son kısmında, önümüzü -4 derecelik iki hamleden oluşan bir kayalık kesti. Burası daha erken bir tarihte kar veya buzla kapalı olacaktır, daha geç bir tarihteyse daha uzun bir kaya tırmanışı gerekecektir. Rotaya bu kayalık etaptan dolayı “Kara Kilit” adını koyduk. Son kısımda eğim 55 dereceydi. Sırtta bir yemek molası verip devam ettik ve şiddetini artıran rüzgâr altında zirveye ulaştık.  Dönüş için kestirme gözüken dik bir kulvardan inmek istediysek de, küçük bir deneme ile üstteki karın altında cam buz olduğunu fark ettik. Yanımızda ip olmadığı için riske girmemek için daha uzun ama güvenli bir yoldan kampımıza döndük. Suyumuz bitmiş olduğu için epeyce susamıştık. Dereden su alıp kaynattık ve susuzluğumuzu giderdik.

Ertesi sabah, ilk tırmanışını 2016 mayısında Sam Smolnisky ile yaptığım “Geçit” rotasının tekrarını yapmak istedik. Rotanın altına varmaya çalışırken rüzgâr saatte yaklaşık 70 km hız ile esiyordu ve dengemizi fena halde bozuyor, yürüyüşümüzü güçleştiriyordu. Öyle ki bazen kesiliyor, ardından beklenmedik bir anda tokat gibi sert bir darbe indiriyordu. Şaban aldığı bu darbelerden birinde yere yıkıldı. Yürüdüğümüz vadi, ortalama 40 derece eğimli “Geçit” kulvarından bizi arkadaki bir vadiye ulaştıracaktı. Ancak yürüdükçe rüzgâr şiddetini daha da artırdı, bu nedenle rotanın girişine yaklaştığımız iki saatin sonunda dönme kararı aldık. Rüzgâr dağın sırtında çok daha sert esecek ve tırmanışımızı büsbütün tatsızlaştıracak, belki de riskli hale getirecekti. Bir saatte kampa ulaşıp yemek yedik, ardından çöplerimizle birlikte çadırlarımızı da toplayıp aşağı inmeye hazırlandık. Bu arada tırmanmak istediğimiz yönde kara bulutlar toplanmaya başlamıştı. Geri dönmekle doğru bir karar vermiştik, çünkü dönüş yolunda yağmura yakalandık.

Rota Künyesi:

Rota ismi: Kara Kilit
Ekip: Alper Günay, Kemal Dumanlar, Şaban Yıldız
Çıkış tarihi: 8 Mayıs 2017 (ilk çıkış)
Yüksekliği: kulvardan sonra zirve 2.610 metre (kulvar 4 ip boyu)
Zorluk derecesi: PD
Süre: Kulvarın altından itibaren 3 saat (kamp yerinden 4-5 saat civarı)
Tırmanış mevsimi: Haziran'dan itibaren yaz ve sonbahar ayları hariç her zaman. Ancak kışın derin kar ve çığ riski olabilir.
Gerekli malzemeler: Kazma, krampon, kask (kilitte emniyet alınmak istenmesi halinde 20 metrelik bir ip ve kaya emniyet malzemeleri).
Kamp yeri: En ideal kamp alanı, su kaynağı nedeniyle Karagöl. Buradan çevredeki duvarlara veya diğer kar/buz kulvarlarına kolayca ulaşılabilir (Karagöl'e ulaşım, araçla gidilebilecek son noktadan itibaren 4 saatlik bir yürüyüş gerektiriyor).

Yazan: Alper Günay
İletişim: alper nokta gunay et hotmail nokta com