Tunç Fındık ve Uğur Eylem Alkan'dan Aladağlar Mangırcı Kuzey Duvarı’nda yeni bir rota: Mangırcı Classic. Mangırcı kuzey duvarının tarihçesiyle birlikte sıcak ağustos ayında yaptıkları tırmanışın hikayesini Tunç Fındık’ın kaleminden sunuyoruz. Beğeniyle okumanız dileğiyle…
Not: Yazıda kullanılan tüm fotoğraflar Tunç Fındık arşivine aittir.
Aladağlar’ın güneyinde, Mangırcı Boğazındaki Mangırcı Kuzey Duvarı (köylülerce bilinen adı ile Katırkayası veya Yedigölburnu) eskiden beri görece kolay yaklaşımı ve Sarımehmet Yurdu’ndan güzel, keskin görüntüsü ile tırmanıcılar için çekici bir yer olagelmiştir. Hava mı kötü? Yorgun musun? Uzağa gidecek, uzun uzadıya yük taşıyacak halin yok mu? Hemen orada, işte sana kara- gri- sarı kireçtaşından Mangırcı kuzey duvarı! Duvar Mangırcı Boğazı boyunca oldukça geniş bir yer tutmaktadır ve orta kısmında otlu yatık bir setle yatay olarak bölünmüştür. Yer yer 350–400 metrelik dik yüzeyler oluşturan kuzey duvarının tepesi otluk geniş platolar ve kayalık setler ile doğudaki sivri, sarp zirveye bağlanmaktadır.
Mangırcı’nın kuzeyinde çok rota var diyebilir miyiz? Evet, ama bu kadar geniş bir yüzde olması gerektiği kadar çok değil tabii ki. Bunda kayanın genel çürüklüğü ve duvarın alçak irtifasından ötürü bol otlu olmasının da bir etkisi olsa gerek, ama yine de Türkiye’de bir duvarda en fazla tırmanış rotası belki de burada vardır. Duvarda benim bildiğim ilk tırmanılan rota, otlu setin sağ kenarı hizasını izleyen ve söylenenlere göre VI+’lık etapları olan Rus rotasıdır (1992, Alex- Luba). Duvarın ilk Türk tırmanışı 1994 yılında benzer bir cenahtan Doğan Palut ve Batur Kürüz tarafından yapılmıştır. Bu tarihten sonra duvarda birçok denemeler olmuştur, keza bunları duvarda bırakılmış sikkeler ve iniş istasyonlarından anlıyoruz. 2010 itibariyle, yukarıdakilere ek olarak duvardaki rotalar ve ana hatları aşağıdaki gibidir:
-Kuzey Mahmuzu, 2003, Doğan Palut, Tunç Fındık, 350 m, V+, VII-. Muhtemelen Aladağlar’daki en popüler çok ipli modern rotadır, yanlışım yoksa en çok tekrar gören rotalardan birisidir ve sağlam kayası, değişken etapları ile güzel tırmanış sunmaktadır. Son ip boyundaki gri rampa belki de Aladağlar’daki en güzel tırmanış etaplarındandır!
-Kuzeybatı Köşesi ‘Fire Thru The Crux’, 2007, Rasto Krizan, Tunç Fındık, 350 m, IV+, VII-. Dağın kuzey duvarı ile batı yüzünün birleştiği sırtımsı duvar ve kule sistemleri.
-Kuzey Yüzü- setin sol tarafı hattı, ‘Keçi Yolu’, 2007, Nurettin Özcan, Tunç Fındık, 350 m, III+, V+. Dağın bu yüzünde muhtemelen en kolay doğal hat, eğlenceli ve sağlam etapları da var.
-Kuzey Yüzü- setin sağ tarafı ile Mahmuz arası ‘Hasat zamanı’, 2009, Çağlar Bıldırcın, Süleyman Vardal, 400 m, V-, VII. Dihedraller ve bacalardan çıkan belirgin, sağlam bir hat.
-Kuzey Yüzü -setin sağ tarafı hattı ‘Mangırcı Classic’, 2010 Tunç Fındık, Uğur Eylem Alkan, 400 m, IV+, V, VII- kilit. Yüzün tabanındaki mağaranın sağını izleyen baca- yüzeyler ve çatlaklardan oluşan doğal hat.
Mangırcı Kuzey Yüzü’nün ilk kış çıkışı 2006 kışında Emrah Özbay ve Burak Çankaya tarafından yapılmıştır. Yüzdeki son yılların en ‘bilgi sağlanamayan’ ve belirsiz rotası, tabandaki belirgin mağaranın solunda olduğu söylenen boltlu bir Polonya rotasıdır. Mangırcı duvarı, çürüklüğü ve birçok yerde bölük olması nedeniyle Aladağlardaki en popüler duvar olmasa da, güzel bir duvardır ve üzerinde daha birçok modern rota açılması imkanı vardır.
Ağustos başında bir sefer daha Aladağlar’daydım (ne sürpriz ama) ve dostum Uğur E. Alkan (yani Alkanzar) ile beraber Mangırcı Dağı’nın kuzey duvarında yeni bir rota çıktık. Sonradan anladığım kadarıyla bu rota ana hat olarak Rus 1992 ve Palut/Kürüz 1994 rotaları ile benzer bir cenah izliyormuş. Ama mühim olan spor dostluk kardeşlikse (yani tırmanış!) okumaya devam edin ey ahali!
Rotamız 7 ip boyu ve 400 metre kadar yükseklikte, genelde IV+, V kilit ip boyunda VII- derece zorlukta, tutarlı bir hat izleyen ve adını ‘Mangırcı Classic’ koyduğumuz bir rota. Niye Mangırcı klasiği? Çünkü tipik bir Mangırcı kuzey duvarı tırmanışı olarak, giriş ip boyları çürük ve kolay, çıkış ip boyları zor ve sağlam da ondan! Kıssadan hisse: çürüklüğe dikkat...
Vayvay kuzey duvarına gitmek yerine, kısa bir tırmanış- yani Mangırcı dedik ve Uğur ile hesapta kolay ulaşılacak bu dağı seçtik. Tüm Türkiye 40 C sıcakta kavruluyordu ve biz de sabah körü Sarımehmette Salim Abi’nin traktörden inince bundan nasibimizi alıyorduk (lanet bekçiye para vermemek için takla atmak da cabası!) Mangırcı Ormanı’nın mis gibi çam kokan patikasından 1 saatlik terletici bir trek ve ardından zorlu (!) bir çarşak tırmanışı bizi kuzey duvarının (o an güneşte yanıp kavrulan) tabanına ulaştırdı. Ve ilk ip! Dev mağaranın sağ kıyısındaki kulvar- baca- çatlak sistemlerini izleyerek çıkmaya başladık. Kolay olabilecek dik bacamsı çatlak etaplarının içine kurulmuş, en ufak dokunuşta düşmeye hazır duran dev kaya bloklarına değmemek için ‘gutter ballet’ [1] hesabı kıvrandık ve dereceler kaçınılmaz olarak arttı! Çürüklük tadımızı zaman zaman bayağı kaçırdı ama IV, V derece zorlukla ilk üç ip boyunda duvarı yatay bölen dev otlu sete vardık. Üçüncü ipteki gri, sağlam dihedralde tırmanış şahaneydi diyebiliriz…
Dağ keçisi pislikleriyle bezeli, yemyeşil otlu dev sette ipi toplayıp 100 metre kadar basit tırmanışla yeniden duvara birleştik. Nereye gitmeli? Karar: adeta betondan dökülmüş, şahane tırmanış veren dik bir baca, ara emniyet minimal ama kime gerek? Devamındaki kısa travers etabı bizi duvarın üst kısmındaki sarı kulenin üstünde uzanan ve taa aşağılardan bile gözüken bariz gri dihedrale ulaştırdı: işte kilit etap! Biraz çevreye bakıp incelemeden sonra, Uğur bu kızıl- sarı renkli süper sağlam dik dihedral- çatlak sistemini bir ip boyunca lider gitti. Boşluklu ve zor, VII- gibi! Ve son bir güzel, betonvari slab’ı tırmanıp bizi güneşten ayıran sırta çıktık. Tırmanış, acelesizce toplam 5 saat sürmüştü. Sırtta güneşe değince yine yanmaya başladık, oysa ki duvarın gölgesinde bir ara üşür gibi bile olmuştum!
İniş tabii ki tepedeki platoyu güneye geçip basit etaplardan (II) Alaca yaylası patikasının berbat çarşaklarına ulaşarak yapılıyor…
Tunç Fındık
İletişim: http://www.tuncfindik.com/
Dipnotlar
[1] Progresif bir metal grubu olan Savatage'ın 1989'da çıkardığı 6. albümüdür. Albüme de ismini veren 'gutter bullet' şarkısı 'eriyip akan balet' anlamına gelebilir. Dinlemek ve izlemek isteyenler için:
http://www.dailymotion.com/video/xcxjtx_savatage-gutter-ballet_music