Brenta_Banner.jpg

Editörün Notu:

Uğur Uluocak'ın 1999 senesinde solo olarak alpin stilde gerçekleştirdiği Cho Oyu tırmanışının videosunu sizlerle paylaşıyoruz. Uğur Uluocak'ın dostu/tırmanış partneri Ahmet Köksal sayesinde elimize ulaşan bu video dağcılık tarihimiz açısından da değerli bir arşiv niteliği taşımakta.

Ancak başlamadan önce, Uğur Uluocak’ın bu tırmanışını değerlendirebilmek için Alpin stilde bir 8000’lik tırmanışının ne olduğunu bir miktar açmak gereklidir. 1975 senesinde Reinhold Messner ve Peter Habeler, 8000 metre üzeri bir zirveye, Alplerdeki tırmanış yaklaşımı ile tırmanacaklarını açıkladılar. Çünkü o zamana kadar 8000 metre üzerindeki dağlar, bu dağların ilk tırmanışlarının yapıldığı ekspedisyonlardan kalma konvansiyonel yöntemlerle tırmanılıyordu. Stoklanmış kamplar, kamplar arasında gerekli yerlere döşenmiş sabit hatlar ve yüksek irtifa taşıyıcıları(Şerpalar) eşliğinde tırmanan ekipler, genelde yapay oksijen desteği de kullanıyorlardı.

Bugünün Himalaya dağcılığının en saf ve belki de en tehlikeli formu alpin stil tırmanışlarda, tırmanışa dağın tabanından başlanır ve sürekli bir yaklaşımla zirve amaçlanır. Tüm ekipman ve erzak tırmanıcılar tarafından yanlarında taşınır. Destek ekipleri tarafından sağlanan bir destek, önceden yerleştirilmiş kamplar, sabit hatlar ya da yapay oksijen desteği yoktur.

Kendi kendine yetebilmek ise her şeyden önemlidir.

Messner ve Habeler 1975 senesinde bu yaklaşım ile Gasherbrum I(Hidden Peak) de başarılı oldular. 3 günlük sürekli bir efor ile dağın Güney-Batı yüzünü yeni bir rotadan tırmandılar ve tarihte ilk kez 2 kişilik bir ekip, saf alpin bir yaklaşımla 8000 metrelik bir dağa tırmanmayı başardı.

Messner ve Habeler’in bu başarısının öncesinde, Himalayalardaki 8000 metre üzeri dağlarda alpin stilin ayak sesleri zaten vardı.

Albert Frederick Mummery 1895 senesinde Nanga Parbat’ın(8.126 m.) Diamir Yüzünü tırmanmak için yaptığı fütüristtik denemesinden beri alpin stil aslında bizimle birlikte. Mummery, yanında Raghobir Tharpa ile birlikte Nanga Parbat’ın dev Diamir yüzünde yaptığı alpin stil tırmanış denemesinde, neredeyse 7000 metrelere ulaşmıştı. Bu cesur ve naif alpin stil denemesi sırasında Diamir Yüzünde kaybolan Mummery’den bir daha haber alınamadı.

Ama 8000 metre üzeri dağlarda alpin stilin başarıya en yakın başarılı ilk örneği, 1957 senesinde efsanevi Hermann Buhl’un da dâhil olduğu, Marcuz Schmuck öncülüğünde Broad Peak’in ilk tırmanışıdır. O zamanlar çok genç ve çok kuvvetli bir tırmanıcı olan Kurt Diemberger’in ve Fritz Wintersteller’ın da dâhil olduğu bu ekibin tırmanış belki tam olarak alpin stil değildi ama oldukça yakındı. 4 kişilik bu ekip, tüm yüklerini kendileri taşıyarak yaklaşık 3000 metrelik tırmanışta 3 kamp oluşturdular. Hiçbir yüksek irtifa taşıyıcısı(Şerpa)desteği olmadan ve yapay oksijen desteği kullanmadan tırmanan bu ekip, kendilerinden önce ilk çıkışı deneyen Alman ekibinin bıraktığı bazı sabit hatları da kullanarak batı omzu ve kuzey sırtı üzerinden bu dağın ilk tırmanışını gerçekleştirdiler.

Aynı ekipten Schmuck ve Wintersteller 2 hafta sonra 7360 metre yüksekliğindeki Skilbrum’ı saf alpin stilde tırmandı. Buhl ve Diemberger’de neredeyse aynısını Chogolisa’da başardılar ancak, inişte yakalandıkları fırtınada Hermann Buhl bir kornişten aşağıya düştü ve bir daha kendisinden haber alınamadı.

Zaten 8000 metre bariyerini kaldırdığınızda alpin stil Himalaya tırmanışları başlı başına bir araştırma konusu. Ta 1800’lerin sonlarında Dr. Alexander Kellas tarafından benzer hafif bir stilde birkaç Şerpa'nın yardımı ile tırmanılan 7065 metrelik Pauhunri'den başlayarak, 1933'de saf alpin stilde tırmanılan Bhagirathi III'e kadar birçok örneği var.

Alpin stilde tırmanılan 8000 metre üzeri dağlar, ya da alpin stilde Himalaya tırmanışları başlı başına bir yazının konusu aslında. Bu konu hakkında çok meraklı olan okuyuculara Stephan Venables ve Andy Fanshawe tarafından 1995 senesinde kaleme alınan “ Himalaya / Alpine Style” kitabını şiddetle tavsiye ederim.

Aykut Türem / Editör
tirmanis.org


Uğur Uluocak Cho Oyu Tırmanışı / 1999'da

Bu video Uğur Uluocak’ın 1999 Himalaya seferinden bazı anları yansıtıyor.

Uğur 1998 ve 1999’da K2 dağındaydı. Gitmek için bula bula, Hans Kammerlander dahil, hiç kimsenin zirve yapamadığı bu iki sezonu bulmuştu. İlk sezonda 7500 m civarına ulaşmıştı ama ikinci sezonda, ekip üyelerinden bir Romen dağcı taş düşmesi sonucu hayatını kaybedince tırmanış fazla ilerlemeden yarıda kalmıştı.

Uğur bunun üzerine, K2'nin bulunduğu Pakistan'dan Nepal’e geçerek ve Shishapangma ve Cho Oyu zirvelerini denemeye karar verdi. Önce, bir Fransız grup ile Shishapangma zirvesine ulaştı. 10 gün sonra da, tek başına, alpin stilde Cho Oyu tırmanışına girişti. 8000'lik dağları alpin stilde tırmanmak bu dağlarda yapılabilecek en saf tırmanış şeklidir. Videoda Uğur son kampındayken indikleri görülen Çek dağcılardan sonra, koca Cho Oyu dağında tek başına kalmıştı. Orada gece tırmanışını yeğledi, hem psikolojik olarak hem de fiziksel olarak çok yorucu olan bu tercih, Uğur’u son sınırlarına kadar zorlamıştı.

Cho Oyu zirvesi bir plato şeklindedir. Uğur bu platoya ulaştı ama karanlıkta zirvenin hangisi olduğunu bulmak çok zordu. Orada karanlıkta 2 saat boşa harcayıp ayaklarını dondurmaktan çekindi ve zirve platosundan geri döndü. Normalde bir çokları için rahatlıkla “zirve yaptım” dedirtecek bu performansı için, Katmandu’dan ilk telefonu ettiğinde bile “zirve yapmamış olabilirim” diye geçmişti. [1]

Bu tırmanışların detaylı hikayeleri daha önce Atlas dergisinde yayınlanmıştı.

Ahmet Köksal
İletişim: coxall[at]gmail[nokta]com

[1] Cho Oyu'nun ana zirvesi bugün bile tartışma konusudur. Bir çok tırmanıcı Everest'i gördüğünüz yer zirve derken, bazı tırmanıcılar ise Gokyo Göllerini görmeden zirveye çıkılmadığını söylemektedir.